21 Mar 2011

KAR MASALI

Bir kar masalıdır tanrının yazdığı yeryüzüne.. Bağışlayıcı ve affedici sessiz bir sükun ile yağar insanın yüreğine.. Bakın neye benziyor “ateş” ile anlaşmaları. Kar düşüncelidir, ateş sabırsız. Kar adaletlidir, ateş tutkulu..Kar yolları kapar, ateş ise o ...yolları yakar.. Kar hesap eder, ateş yaşar. Kar güneşe boyun eğmez, güneş  karı umursamaz..Her biri ayrı hükümranlıklarda yaşar. Yan yana dursalar da, hayat hikâyeleri hiç kesişmez, birbirlerini gördüklerinde sessizce yürüyüp geçerler birbirlerine bakmadan. Birbirlerine ne kadar yaklaşırlarsa o kadar yok olacaklarını bililer çünkü.Kar güneşe boyun eğmeyecek, güneş ise karın yoluna çıkmayacak. Böyle sürüp gidecek döngü, kendi adaletiyle..Birlikte var olamamanın sancısını çekecekler sonsuza kadar. Bir mevsimlik hayatları yarı yolda bırakan kar, beyaz bir örtü misali sardı dört bir yanı.. Dürüst yalansız, bembeyaz bir cesaretle, olduğu gibi yağıyor üzerimize. Kar kadar olamadık değil mi, oysa güneş gibi hiç değiliz.. Affetmek bu kadar zor olmasa gerek, yeryüzünün günahlarını.. Çünkü kar hepimizin günahlarını örten, gökten her yere eşit inen bir adaletle yağıyor ve bununla beraber pişmanlıklarını, yarımlıklarını insanın suratına vuruyor. geceyi bir anda büyülü bir masala çeviriyor. Kar tozu, peri tozları gibi ayın aydınlığıyla simlere boyuyor toprağı. Kar tanelerinin bitmek bilmez çılgın dönüşleri, ağaçların yapraklarıyla sevişiyor. Geceyi aydınlatan simli sokaklarda, onu lekeleyen,ne bir insan sesi, ne bir mahluk izi..Yalızlığından vuruyor, yalnızlığıyla vuruyor.. Ne güneş, ne hanımeline karışmış yasemin çiçeğinin kokusu, ne uzanıp giden bir sahil ne de sıcağın insanın kanını deliye çeviren sabırsız tutkuları. Sessiz bir dervişin, kaderini kabullenişi  gibi yağıyor kar üzerimize..Kendi masalını yazıyor, kendi hayat hikayelerimizde. Aslında tanrının yazdığı bir masaldır kar, yeryüzündekilere. ö.z. 10'Aralık/Ank